Geçtiğimiz günlerde bu postu size Instagram‘ da duyurmuştum. Home office veya standart ofis fark etmez, herhalde insanın başına gelebilecek en güzel şeylerden biridir enfes bir manzaraya sahip ofiste çalışmak. Hele ki doğa mazarasıysa işte o zaman her türlü ilhama açık olun.
Deniz manzarası yepyeni ufuklara taşırken sizi, orman manzarası hafifçe araladığınız camdan tüm oksijeniyle esir alacak. Bu kadar temiz havaya beyin hücrelerinizden çıkacak bomba fikirlere karşı herkes gardını almalı sanırım 🙂

Hani olmaz ama olur ya fazla doğa bana pek de iyi gelmez mayıştıkça mayışırım verimliliğim düşer diyorsanız kanlı canlı bir şehir manzarasına ne dersiniz?
Bu sıcak yaz gününde şu güzelim kar manzarası ne iyi geldi değil mi? (yok yok bu kış yeterince soğuktu, biraz daha güneşin tadını çıkarsak fena olmaz)

Eğer sıfırdan bir bina inşa ediyorsanız ve önünüzde yine böyle uçsuz bucaksız bir deniz varsa, size tavsiyem kolonları mümkün olduğunca ince tutarak (elbette sağlamlığının önüne geçmeyecek şekilde) geniş camlar kullanmanız. Bu şekil kullanım size gemideymişsiniz izlenimini verecektir. 

Bir sanatçının zaten sahip olması en gerekli şey doğa bence, yoksa nereden gelir onca ilham?

Eğer çalışma masanızı cam önüne konumlandıramayacağınız, misafir ağırlamanız gereken bir ofise gereksiniminiz varsa, cam önünü rahat bir sedirle yine keyif yapılabilir bir alana dönüştürebilirsiniz.

Tabii ki bu ara tercihimiz bu yönde 🙂 Sizin tercihiniz ne olurdu? Orman, deniz veya şehir manzarası?
Yazar

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Pin It