Muhteşem Oteller köşemi ilk olarak 2014 yılında devreye almışım. Aradan 8 yıl geçmiş ve ben Avrupa’ da beni kalbimden vuran en önemli şehirlerden biri olan canım Floransa‘ yı buraya hiç konuk almamış olduğumu fark ettim. Hemen acaba hangi oteli alsam diye araştırmaya başladım. Öyle ya Floransa’ dan bahsediyoruz. Rönesans‘ ın başkenti, medeniyetler durağı ve gerçekten çok ikonik otellere sahip, en sevdiğim meydanlarından Piazza de la Republica‘ daki Savoy veya başlı başına bir müze gibi değerlendirilebilecek Four Seasons Firenze gibi.
Başka bir sefer belki sıra onlara da gelir ama ben bu kez tercihimi Gallery Hotel Art Florence‘ tan yana kullandım. Bu otel bana şehrin simgesi Arno nehri ve üzerindeki tarihi köprüsü Ponte Vecchio ile muazzam manzaralar sunması sebebiyle daha samimi ve “daha Floransa” gibi geldiği için seçtim.
Otel aslında bana hiç yabancı gelmedi, tanıdık bir şeyler vardı gördüğüm karelerde ve manzaraların açılarında. Sonra otelin detaylarını okumak için açtığımda ne göreyim 🙂 Bizim 3 yıl önce Toskana turu yaptığımız sefer gittiğimiz La Terrazza Roof barı buraya dahilmiş. Artık tesadüf mü tevafuk mu ne derseniz 🙂 Bu arada o gezimizin yazısını da okumak isterseniz buraya tıklayıp ulaşabilirsiniz.
Bu otelin bağlı bulunduğu Lungarno Collection grubu otel, restaurant ve residenceları bir arada bulunduruyor bünyesinde. Aslında konseptleri birbirinden farklı. Ve ancak bu köşede alışkın olduğunuz üzere en lüks otellerden biri değil. Bir kere fazla büyük bir otel olmadığı için ( biliyorsunuz 4 ve 5 yıldızlı oteller arasındaki fark bir noktadan sonra sahip oldukları oda sayısı ve rekreasyon alanları) dört yıldızlı bir otel. Ama onu bu köşeye taşımama sebep, şehrin en güzel ikonik manzaralarına neredeyse her yerden ve farklı açılardan yakınen sahip olması. Bu da şehirde geçen anlarınıza çok daha anlam katacağı için şu an burada detaylarını incelemeye davet ediyorum sizi.
Odalar da kendi içinde zarif ve konforlu ancak manzaranın önüne geçmeyecek kadar da yalın bir stilde dekore edilmiş. Lungarno Collection’ ın residence bölümleri de uzun süreli konaklamalar için misafirlerine sanat ve tarihin göbeğindeki bu şehirden keyif alınması için gereken her türlü zenginliği önlerine sunuyor. Çünkü Floransa gerçekten de sokaklarında gezerken zaman makinesiyle Rönesans dönemine ışınlanmışsınız hissi veren büyülü bir şehir. Oradayken gerçek dünyadan kendinizi rahatlıkla soyutlayabilirsiniz.
Arno nehrinin diğer tarafında konumlanmasının artısıyla tarihi binalara her an her yerden göz kırpabiliyorsunuz.
Bu oturma alanındaki şövaleye bayılıyorum. En sevdiğiniz fotoğrafı veya eseri evde odak noktasına taşımak için harika bir aksesuar.
