Shabby chic 20. yüzyıl sonlarına doğru İngiltere’ den çıkmış bir akım olsa da kısa zamanda dünyanın dört bir yanını sarmıştır. Kelime anlamı olarak “dağınık şıklığı” ifade etse de içinde bulunulan ortama huzur yayan bir akım…
Huzur yayıyor çünkü ilhamını doğadan, çiçeklerden ve pastel tonlardan alıyor. Bu sebeple de fazlasıyla feminen ve romantik detaylara sahip.
Şu lila yazı masasına aşık olacak çok insan tanıyorum…
En rahat taraflarından biri ister evin salonunda bu tarzı uygulayın ister mutfakta ya da banyoda. Elinin değdiği her yerin havasını anında değiştiriyor, yumuşatıyor.
Shabby chic akımını nasıl uygularız? Kumaşları çözdük, bol çiçek desenleri, ketenler, yumuşak dokular, tüller ve fırfırlarla işi çözüyoruz. Peki ya mobilya? Eskimiş ya da eskitme havası verilmiş patineli modeller, antika berjerler veya sandalyelerle kombinlenebilir.
Koltuğun üzerine atacağınız el örgüsü bir battaniye de bu görünümü destekleyecektir. El örgüsü demişken danteller, kanaviçeler de sıklıkla karşımıza çıkar.
Pastel mavi, pembe yeşiller olmazsa olmazıyken, bu etkileri bejler, ekrular ve açık toprak tonları destekler.
Böyle olur shabby chic evin çam ağacı 😉
Mavi ve lilanın huzur dolu birlikteliği…
Elbette valizler, sandıklar… Son vurucu darbeyi yapıp “muhteşemmm bir shabby chic ev” dedirtmek istiyorsanız antreye, oturma odasının bir köşesine bu vintage sandıklardan koyup üstünü de çiçeklerle donatmalısınız
Çok sık rastlanmamakla birlikte patineli gri tonlar da hoş birer renk dengeleyici olabilir.
Bu tarzın fanatikleri eminim birkaç resmi hemen uygulamak üzere kayda almıştır bile 🙂 Ee, hangileri favoriniz oldu?