Epeyce bir aradan sonra kavuştuk sahnelerle. O kadar özlemişim ki tiyatro koltuğuna kurulup iyi bir oyun izlemeyi. Nasıl iyi geldi anlatamam. Tiyatro orucumuzu Semaver Kumpanya‘ nın sahneye koyduğu Moliere’ in en sevilen eserlerinden Cimri ile bozduk. Esasen pandemiden hemen önce Haldun Dormen‘ in sahnelediği Kibarlık Budalası’ nı çok izlemek istiyordum ama yoğun iş programım, üst üste seyahatler derken ben bileti denk getiremeden pandemi patlak verdi malum. (bugün sahnelendiğini duysam koşa koşa alacağım biletimi) Demem o ki, sahnede bir Moliere izleme damarımı yatıştırmam gerekiyordu.
Uzun yıllardır birbirinden başarılı oyunlar sahneye koyan, oyuncu kadrosu zengin Semaver Kumpanya Cimri’ yi bir parça günümüze yaklaştırmış. Tamamen modern bir yorum diyemesem de kostüm ve dekor olarak 17. yüzyılı da yansıtmadığı bir gerçek. Normal şartlarda asıl kimliğinden farklılaştırılmış oyunlara mesafeli yaklaşsam da bu versiyonuyla kadro ilk dakikadan itibaren öylesine alıp götürüyor ki sizi, zamanın nasıl geçtiğine inanamıyorsunuz. Bir an bile oyundan kopmuyorsunuz. Serkan Keskin‘ in Harpagon yorumuna ise bayıldım bayıldım! Karakteri öyle güzel analiz etmiş, içselleştirmiş ve kendinden bir şeyler katarak sahneye taşımış ki sonunda ancak şapka çıkarabilirsiniz.
5 sezondur kapalı gişe oynayan bu oyuna kesinlikle bir şans vermelisiniz. İsterseniz Moliere ile yeni tanışın, isterseniz bu versiyonuna şahit olun fark etmez. Önemli olan oyundan alacağınıza emin olduğum keyif. Çok farklı sahneleri geziyorlar, mutlaka size yakın bir sahneye de gelecektir.
Oyunun konusunu çok detaylandırmayayım. Hastalık derecesinde cimdir olan Harpagon’ un gözü paradan başka bir şey görmemektedir. Öyle ki yeri gelirse çocuklarından bile önce gelir paraya olan tutkusu ve kaybedeceği korkusu. Çocuklarının sevdikleri insanları babasına tanıştırma vaktidir ama hem Valere hem de Elise için kolay olmayacaktır. Hele ki araya giren maddi boyut ile Harpagon’ un karşısında işleri oldukça zordur.
Sizlere de şimdiden iyi seyirler diliyorum 🙂