Madem soğuk günler geçiriyoruz o halde biraz soğuk coğrafyalara ve onların tarzına göz atalım. İskandinav ülkelerine bir yolculuğa çıkarsak yılın 6 ayı karanlık ve kar kaplıyken doğal yaşam şartları da çok sıcak tutan, ısı yalıtımlı materyallerin kullanıldığı ama aynı zamanda iç açan renklerin hakim olduğunu görürüz. 
Aslında belki kar beyazına tezat daha canlı renkler bekleyebilecekken bizi genel tarzın yine beyaz hakimiyeti karşılıyor, bu da sanırım karanlık geçen günlere, kısacık gündüzlere inat aydınlık mekanlar olsun diye 😉

Duvarlarda kağıt, kartonpiyer vb. ünitelere pek yer verilmezken daha sade ve minimal çerçeveler kullanılarak asılmış resimler, tablolar en fazla rastlayabileceğiniz aksesuarlardır.

Koyu renk ve desenlere genelde büyük parçalarda değil, yastık, koltuk şalı gibi yan aksesuarlarda rastlarız.

Soğuk mekanları ısıtacak sıcacık hayvan postları ve peluş yer döşemeleri ve kilimler oldukça yaygın kullanılır.

Beyazın hakimiyeti genelde evin tamamında görülür, mutfakta kullanılmasıysa bence her zaman daha rahatlatır ve iştah açar. ( iştah açan renkler genelde sarı ve kırmızı gibi canlı renkler olsa da 😉 )

Kuzey ülkelerinin bu yalın tarzı zaman zaman endüstriyel akımla iç içe geçebilir. Kullanılan bir metal aydınlatma veya sıradışı modern bir orta sehpa bize bu izlenimi verir.

Bu kadar soğuğun içinde doğal malzeme kullanımı da kaçınılmazdır çünkü doğal olan aslında en iyi koruyandır. Hayvan postlarının ısıttığı mekanlara ahşap son dokunuşu yapar. 

Yün ve örgü battaniyeler, yastıklar, şallar çok sık tercih edilir.

Ahşabın baş rolde olduğu bir kütük ev.

Normalde bir dağ evinde görmeyi bekleyeceğimiz bu ham ağaç masa ve sandalyeler daha modern bir mutfakla da güzel bir uyum yakalamış. Ama burada sandalyelerin şıklığı ve şamdan gibi bir aksesuarın zarifleştiren etkisini de görmek gerek 😉

Ve işte en soğuk dekorasyon tarzı 🙂 İsveç ve Kanada’ da tamamı buzdan yapılan, mayıs ayında her yıl eriyip eylül-ekim aylarında yeniden farklı şekillerde inşa edilen İce Hotel. Ren geyikleri postunda buzdan bir yatak…

Buzdan bir lobi ve restaurant (tabak ve bardaklar dahil)…

Buzdan bir kilise bile içeren bu otelde iç sıcaklık +4 derece. Çoook üşümeme rağmen bu otelde bir gün mutlaka kalmak istiyorum 🙂

Sizce de ilginç bir deneyim olmaz mı? Bugüne kadar kalmış olanınız varsa da izlenimleri mutlaka duymak isterim…

Yazar

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Pin It